Tükendi
Gelince Haber VerKut kelimesinin Anadolu'da hâlâ "ruh" manasında kullanıldığı vardır. Mesela kut kurdu denilir. Kut kelimesi hem isim hem sıfat gibi kullanılır. Kut Dağ Kutlu Maral kelimelerinde sıfat gibi istimal edilmiştir. Hokand Kut Kent demektir. Kotasın kut uz demek olduğunu evvelce görmüştük. Bazen kutun hangi ilahın kutsiyeti olduğu da gösterilir. Oğuz dininde göreceğimiz veçhile hakana Tanrı Kutu yahut İdi Kut denilir. Demek ki hakandaki kutsiyet ve velayet-i amme ona ilahi bir hak olarak Tanrı tarafından verilmiştir. Şamanda tecelli eden kendi İye Kila'sının yahut amagatının kuvvetidir. Eski Türklerde bütün hakan sülaleleri neseplerini bir ilaha yahut toteme kadar çıkarırlardı. Sebebi bu ilaha yahut toteme ait olan kuta vâris olmaktır.
Toplumsal sorunları açıklamak ve bu sorunlara çözümler getirmek iddiasıyla Batı'da gelişen bir bilim olarak sosyolojiye o dönem türlü sorunlarla karşı karşıya kalan Osmanlı Devleti içerisindeki problemlere çözüm arayışı içinde olan aydınların rağbet göstermesi kaçınılmaz bir durumdu. Bu aydınların başında gelen Ziya Gökalp Türkiye'de sosyolojiyi -o zamanki adıyla içtimaiyat- kurmuş Comte-Durkheim çizgisinde kalarak pozitivist sosyolojinin temsilcisi olmuş bir mütefekkir idi. Gökalp bu çözüm arayışı içinde Türk toplumunun kendine özgü ahlaki ve kültürel değerleriyle Batı'dan aldığı bazı değerleri kaynaştırarak bir senteze ulaşma çabasına girdi. Düşüncesinin temelinde "Türkleşmek İslamlaşmak muasırlaşmak" gayesi yatıyordu. Gökalp bu gaye uğruna konferanslar vermiş değişik edebî türlerde eserler kaleme almış farklı gazetelerde birçok konuda makaleler yazmış ilmî araştırmalar yapmış Türkiye'de bilimin gelişmesi için büyük bir gayret sarf etmiştir. Millî edebiyatın kurulması ve gelişmesinde de önemli bir rol oynayan siyasi ve toplumsal konularda sayısız makale kaleme alan bir dönem Diyarbakır milletvekilliği yapmış Ziya Gökalp'ın sosyoloji anlayışı Türkiye'de 1940'lara kadar neredeyse tek egemen sosyoloji ekolü olmuştu. Gökalp benimsediği sosyoloji anlayışı ile Türk tarihi millî edebiyat şiir roman bilim felsefe içtimai hayat toplumsal yapının bilimsel yöntemlerle incelenmesi iş bölümü gibi konulara eğilmiş ve görüşleri ile Türk sosyal biliminde ve edebiyatında bugünlere kadar etkisini göstermiştir.
Barkod | 9786051213385 |
Basım Yılı | 2022 |
Cilt Durumu | Karton Kapak |
Dil | Türkçe |
Ebat | 13,5 x 19,5 |
Kağıt Türü | Kitap Kağıdı |
Sayfa Sayısı | 96 |
Kut kelimesinin Anadolu'da hâlâ "ruh" manasında kullanıldığı vardır. Mesela kut kurdu denilir. Kut kelimesi hem isim hem sıfat gibi kullanılır. Kut Dağ Kutlu Maral kelimelerinde sıfat gibi istimal edilmiştir. Hokand Kut Kent demektir. Kotasın kut uz demek olduğunu evvelce görmüştük. Bazen kutun hangi ilahın kutsiyeti olduğu da gösterilir. Oğuz dininde göreceğimiz veçhile hakana Tanrı Kutu yahut İdi Kut denilir. Demek ki hakandaki kutsiyet ve velayet-i amme ona ilahi bir hak olarak Tanrı tarafından verilmiştir. Şamanda tecelli eden kendi İye Kila'sının yahut amagatının kuvvetidir. Eski Türklerde bütün hakan sülaleleri neseplerini bir ilaha yahut toteme kadar çıkarırlardı. Sebebi bu ilaha yahut toteme ait olan kuta vâris olmaktır.
Toplumsal sorunları açıklamak ve bu sorunlara çözümler getirmek iddiasıyla Batı'da gelişen bir bilim olarak sosyolojiye o dönem türlü sorunlarla karşı karşıya kalan Osmanlı Devleti içerisindeki problemlere çözüm arayışı içinde olan aydınların rağbet göstermesi kaçınılmaz bir durumdu. Bu aydınların başında gelen Ziya Gökalp Türkiye'de sosyolojiyi -o zamanki adıyla içtimaiyat- kurmuş Comte-Durkheim çizgisinde kalarak pozitivist sosyolojinin temsilcisi olmuş bir mütefekkir idi. Gökalp bu çözüm arayışı içinde Türk toplumunun kendine özgü ahlaki ve kültürel değerleriyle Batı'dan aldığı bazı değerleri kaynaştırarak bir senteze ulaşma çabasına girdi. Düşüncesinin temelinde "Türkleşmek İslamlaşmak muasırlaşmak" gayesi yatıyordu. Gökalp bu gaye uğruna konferanslar vermiş değişik edebî türlerde eserler kaleme almış farklı gazetelerde birçok konuda makaleler yazmış ilmî araştırmalar yapmış Türkiye'de bilimin gelişmesi için büyük bir gayret sarf etmiştir. Millî edebiyatın kurulması ve gelişmesinde de önemli bir rol oynayan siyasi ve toplumsal konularda sayısız makale kaleme alan bir dönem Diyarbakır milletvekilliği yapmış Ziya Gökalp'ın sosyoloji anlayışı Türkiye'de 1940'lara kadar neredeyse tek egemen sosyoloji ekolü olmuştu. Gökalp benimsediği sosyoloji anlayışı ile Türk tarihi millî edebiyat şiir roman bilim felsefe içtimai hayat toplumsal yapının bilimsel yöntemlerle incelenmesi iş bölümü gibi konulara eğilmiş ve görüşleri ile Türk sosyal biliminde ve edebiyatında bugünlere kadar etkisini göstermiştir.
Barkod | 9786051213385 |
Basım Yılı | 2022 |
Cilt Durumu | Karton Kapak |
Dil | Türkçe |
Ebat | 13,5 x 19,5 |
Kağıt Türü | Kitap Kağıdı |
Sayfa Sayısı | 96 |