Hesabım
Şifremi Unuttum
Kayıt Ol
Sepetim
Müzekki'n-Nüfûs
%30 
550,00 TL
385,00 TL
%30 
550,00 TL
385,00 TL
%30 
550,00 TL
385,00 TL
Kazancınız:165,00

Tükendi

Gelince Haber Ver
Kitap Açıklaması

Türklerin İslâmiyet'i kabul edip "diyâr-ı Rûm"u yurt edinmeye başladığı XI. yüzyıldan itibaren Orta Asya'daki Türk illerinden Anadolu'ya gaza erleriyle beraber alperenler teşkilatçı dervişler de gelmeye başlar. Bu yolla Anadolu'da kurulmaya başlanan gönül medeniyeti Osmanlı Devleti'nin kuruluşuna hattâ İstanbul'un fethine kadar devam eder. İşte bu yeni toprakların manevî çehresinin oluşumunda daha ilk günlerden başlayarak en büyük rolü özellikle Anadolu'nun dört bir köşesinde faaliyete başlayan tarikatlar oynar. Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî etrafında kurulan Mevlevîlik  Hacı Bektaş-ı Velî etrafındaki Bektaşîlik Hacı Bayram-ı Velî çevresindeki Bayramîlik bu süreç içinde akla ilk gelen isimlerdir.
Bu ameliye sırasında Irak'ta XII. yüzyılda Abdülkadir-i Geylânî'nin kurduğu Kādiriyye tarikatının Anadolu'daki bir kolu olan Eşrefiyye'nin de bu yeni oluşumda önemli rolü olur. Anadolu halkının asırlarca elinden düşürmediği Mevlid Muhammediye Ahmediye ve Envârü'l-Âşıkîn gibi temel kitaplar arasında yer alan diğer bir eser de Eşrefiyye tarikatının kurucusu Eşrefoğlu Rûmî'nin kaleme aldığı "nefisleri arıtıcı" anlamına gelen Müzekki'n-Nüfûs'tur.
Sıkı bir nefis kontrolü ve tarikat disiplini içinde fakr ü fena ile birlikte dünyaya ait her şeyi terk etmeyi prensipleştiren Eşrefoğlu Rûmî Kādiriyye'nin Anadolu'daki temsilcisi ve bu tarikatın "pîr-i sânî"si kabul edilmektedir. Eşrefoğlu Rûmî bir tarikat kurucusu olmanın yanında aynı zamanda büyük bir ahlâkçı ve kitleleri peşinden sürükleyebilen büyük bir mürşîddir.
Ortaya koyduğu eserleri ve çalışmalarıyla kültür dünyamıza esaslı katkılar sunan Abdullah Uçman'ın yayın dünyamıza armağan ettiği Müzekki'n-Nüfûs Anadolu topraklarında bu vadide Türkçe olarak yazılan ilk örneklerden biri olupİstanbul'un fethinden beş yıl kadar önce 1448'de kaleme alınmıştır. Genel olarak tasavvuf ahlâkıyla ilgili görüş ve yorumların sade bir Türkçe ve yer yer menkıbelerle anlatıldığı eser Türk toplumunun din ve ahlâk anlayışına tesir etmiş ve daha sonraki yüzyıllarda yazılan bu tür eserlerin de kaynağı olmuştur.

Kitap Özellikleri''''''''
Barkod9786257608091
Basım Yılı2021
Cilt DurumuKarton Kapak
DilTürkçe
Ebat14 x 23
Kağıt TürüKitap Kağıdı
Sayfa Sayısı592
favorilerime ekle
Kitap Açıklaması

Türklerin İslâmiyet'i kabul edip "diyâr-ı Rûm"u yurt edinmeye başladığı XI. yüzyıldan itibaren Orta Asya'daki Türk illerinden Anadolu'ya gaza erleriyle beraber alperenler teşkilatçı dervişler de gelmeye başlar. Bu yolla Anadolu'da kurulmaya başlanan gönül medeniyeti Osmanlı Devleti'nin kuruluşuna hattâ İstanbul'un fethine kadar devam eder. İşte bu yeni toprakların manevî çehresinin oluşumunda daha ilk günlerden başlayarak en büyük rolü özellikle Anadolu'nun dört bir köşesinde faaliyete başlayan tarikatlar oynar. Mevlânâ Celâleddîn-i Rûmî etrafında kurulan Mevlevîlik  Hacı Bektaş-ı Velî etrafındaki Bektaşîlik Hacı Bayram-ı Velî çevresindeki Bayramîlik bu süreç içinde akla ilk gelen isimlerdir.
Bu ameliye sırasında Irak'ta XII. yüzyılda Abdülkadir-i Geylânî'nin kurduğu Kādiriyye tarikatının Anadolu'daki bir kolu olan Eşrefiyye'nin de bu yeni oluşumda önemli rolü olur. Anadolu halkının asırlarca elinden düşürmediği Mevlid Muhammediye Ahmediye ve Envârü'l-Âşıkîn gibi temel kitaplar arasında yer alan diğer bir eser de Eşrefiyye tarikatının kurucusu Eşrefoğlu Rûmî'nin kaleme aldığı "nefisleri arıtıcı" anlamına gelen Müzekki'n-Nüfûs'tur.
Sıkı bir nefis kontrolü ve tarikat disiplini içinde fakr ü fena ile birlikte dünyaya ait her şeyi terk etmeyi prensipleştiren Eşrefoğlu Rûmî Kādiriyye'nin Anadolu'daki temsilcisi ve bu tarikatın "pîr-i sânî"si kabul edilmektedir. Eşrefoğlu Rûmî bir tarikat kurucusu olmanın yanında aynı zamanda büyük bir ahlâkçı ve kitleleri peşinden sürükleyebilen büyük bir mürşîddir.
Ortaya koyduğu eserleri ve çalışmalarıyla kültür dünyamıza esaslı katkılar sunan Abdullah Uçman'ın yayın dünyamıza armağan ettiği Müzekki'n-Nüfûs Anadolu topraklarında bu vadide Türkçe olarak yazılan ilk örneklerden biri olupİstanbul'un fethinden beş yıl kadar önce 1448'de kaleme alınmıştır. Genel olarak tasavvuf ahlâkıyla ilgili görüş ve yorumların sade bir Türkçe ve yer yer menkıbelerle anlatıldığı eser Türk toplumunun din ve ahlâk anlayışına tesir etmiş ve daha sonraki yüzyıllarda yazılan bu tür eserlerin de kaynağı olmuştur.

Kitap Özellikleri''''''''
Barkod9786257608091
Basım Yılı2021
Cilt DurumuKarton Kapak
DilTürkçe
Ebat14 x 23
Kağıt TürüKitap Kağıdı
Sayfa Sayısı592
Benzer Ürünler
Ana Hatlarıyla Tasavvuf ve Tarikatlar
%35
260,00 TL
169,00 TL
Favorilerime Ekle Sepete Ekle
Ana Hatlarıyla Tasavvuf Tarihi
%5
200,00 TL
190,00 TL
Favorilerime Ekle Sepete Ekle
Marifetname
%56
800,00 TL
350,00 TL
Favorilerime Ekle Sepete Ekle
Tasavvuf El Kitabı
%29
350,00 TL
248,50 TL
Favorilerime Ekle Sepete Ekle
Anahatlarıyla Tasavvuf Tarihine Giriş
%35
300,00 TL
195,00 TL
Favorilerime Ekle Sepete Ekle
Marifetname Termo Deri
%60
1.200,00 TL
480,00 TL
Favorilerime Ekle Sepete Ekle
Tasavvuf ve Tarikatlar Tarihi
%26
220,00 TL
162,80 TL
Favorilerime Ekle Sepete Ekle
T-Soft E-Ticaret Sistemleriyle Hazırlanmıştır.