Menü
Hesabım
Şifremi Unuttum
Kayıt Ol
Sepetim
İslam-Sosyalizm, Bolşevik Devrimi ve Din
%21 
275,00 TL
217,25 TL

İslam-Sosyalizm, Bolşevik Devrimi ve Din

%21 
275,00 TL
217,25 TL
%21 
275,00 TL
217,25 TL
Kazancınız:57,75

Tükendi

Gelince Haber Ver
Kitap Açıklaması

Çalışma Sovyet devriminin Türkiyeli okur tarafından pek bilinmeyen bir yanını Bolşeviklerin dini alandaki politikalarını ve bu politikaların Müslüman toplumlar üzerindeki etkilerini inceliyor. Bu konuda İslami kesimden bazı araştırmacıların çalışmaları vardı. Fakat gelişmeleri sol bakışla inceleyen bir çalışma ilk kez yapılıyor.  Kitabın önemli bir özelliği 1905'ten 1930'lu yıllara kadar olan dönem için birinci el Osmanlıca kaynakları kullanması. Dönemin İslamcı yayın organları olan Sırat-ı Müstakim Sebilürreşad İslam Mecmuası ve bazı günlük gazetelerin yanı sıra dönemin sol yayın organları (İştirak Kurtuluş Aydınlık Yeni Hayat Emekvd) bunlar arasında. Bunların yanı sıra çalışmanın ana kaynağını Bolşevik devriminden sonra Türkiye'ye gelen milliyetçi-İslamcı siyasi liderlerin aydınların çıkardığı dergiler oluşturuyor. Bu dergiler 1917 Şubat ve Ekim devrimlerinde sorumlu düzeylerde bulunmuş kişiler tarafından çıkarılıyordu. Bu dergilerin ilgi alanı hemen hemen tümüyle Sovyetler Birliği ve Müslümanlardı. Bunlar Sovyet basınını takip ediyor birinci elden haberler ve yorumlar alıyorlardı. Dolayısıyla bu dergiler Sovyetler Birliği ve Müslümanlar arasındaki gelişmeler için birinci el kaynak durumundaydılar.  Kitapta başlıca iki konu üzerinde duruluyor. İlk olarak İslam dünyasında İslam ve sosyalizm arasındaki ilişkiye dair düşünceler tarihi seyri içinde inceleniyor. İslamiyet ile sosyalizmi bağdaştıran görüşlerin esas olarak 1905 Rus devrimi ile birlikte İslam dünyasının gündemine girdiğini görüyoruz. İkinci olarak Sovyet iktidarlarının din ile mücadeleye yönelik çalışmaları bu çalışmalara karşı oluşan tepkiler geri adımlar ve Rusya Müslümanlığındaki değişimler günümüze kadar inceleniyor.  Eser Rusya Müslümanlarının siyasi hareketlerine ve dini yapılanmalarına geniş yer veriyor. Rusya Müslümanları homojen bir yapıya sahip değillerdi. Orta Asya (Türkistan) ve Kuzey Kafkasya (Dağıstan) Müslümanları ile Azeriler Volga boyu ve Kırım Müslümanları toplumsal-ekonomik yapı bakımından çok farklıydılar. Bu farklar siyasi ve dini tavırlara da yansıyordu. Bu nedenle Rusya Müslümanları içinde Cedidciler ve Kadimciler mücadelesi ortaya çıkmıştı. Başını Orta Asya Müslümanlarının çektiği Kadimciler (Gelenekçiler) ile liderliğini Kırım ve Volga boyu Tatarlarının Azerilerin yaptığı Cedidciler (Yenilikçiler) arasındaki mücadele çalışmada ayrıntılarıyla ele alınıyor. Bu noktada Cedidci aydınların ve ulemanın sadece Rusya Müslümanları içinde değil genel olarak İslam dünyasında oynadığı öncü reformist rolü izleyebiliyoruz.  Kitapta Cedidci hareketin Şubat devrimi ve Ekim devrimi karşısındaki farklı tavırları bunun nedenleri Cedidci hareketin Bolşevik devrimi sürecinde tarihten silinmesine yol açan iç dinamikleri ayrıntılarıyla tartışılıyor.  Uygulanan ekonomik siyasi sosyal ve dini politikalar sonucunda Sovyetler Birliği (Müslüman cumhuriyetler dahil)  1970'li yıllarda dünyadaki en laik dinin toplum üzerindeki etkisinin en az olduğu ülke haline geldi. Müslüman toplumlardaki dini dönüşüm çalışmada örnekleriyle anlatılıyor. Sovyet sisteminin çöküşü ve kapitalizmin resmen kuruluşuyla birlikte dini gericiliğin nasıl geri geldiği de kitapta örnekleriyle inceleniyor.  Kısacası kitap bu konudaki tartışmalara yeni bir soluk getiriyor...

Kitap Özellikleri
Basım Yılı2020
Baskı1
Cilt DurumuKarton Kapak
DilTürkçe
Ebat13,5 x 19,5
ISBN-139786052602355
Kağıt TürüKitap Kağıdı
Sayfa Sayısı408
favorilerime ekle
Kitap Açıklaması

Çalışma Sovyet devriminin Türkiyeli okur tarafından pek bilinmeyen bir yanını Bolşeviklerin dini alandaki politikalarını ve bu politikaların Müslüman toplumlar üzerindeki etkilerini inceliyor. Bu konuda İslami kesimden bazı araştırmacıların çalışmaları vardı. Fakat gelişmeleri sol bakışla inceleyen bir çalışma ilk kez yapılıyor.  Kitabın önemli bir özelliği 1905'ten 1930'lu yıllara kadar olan dönem için birinci el Osmanlıca kaynakları kullanması. Dönemin İslamcı yayın organları olan Sırat-ı Müstakim Sebilürreşad İslam Mecmuası ve bazı günlük gazetelerin yanı sıra dönemin sol yayın organları (İştirak Kurtuluş Aydınlık Yeni Hayat Emekvd) bunlar arasında. Bunların yanı sıra çalışmanın ana kaynağını Bolşevik devriminden sonra Türkiye'ye gelen milliyetçi-İslamcı siyasi liderlerin aydınların çıkardığı dergiler oluşturuyor. Bu dergiler 1917 Şubat ve Ekim devrimlerinde sorumlu düzeylerde bulunmuş kişiler tarafından çıkarılıyordu. Bu dergilerin ilgi alanı hemen hemen tümüyle Sovyetler Birliği ve Müslümanlardı. Bunlar Sovyet basınını takip ediyor birinci elden haberler ve yorumlar alıyorlardı. Dolayısıyla bu dergiler Sovyetler Birliği ve Müslümanlar arasındaki gelişmeler için birinci el kaynak durumundaydılar.  Kitapta başlıca iki konu üzerinde duruluyor. İlk olarak İslam dünyasında İslam ve sosyalizm arasındaki ilişkiye dair düşünceler tarihi seyri içinde inceleniyor. İslamiyet ile sosyalizmi bağdaştıran görüşlerin esas olarak 1905 Rus devrimi ile birlikte İslam dünyasının gündemine girdiğini görüyoruz. İkinci olarak Sovyet iktidarlarının din ile mücadeleye yönelik çalışmaları bu çalışmalara karşı oluşan tepkiler geri adımlar ve Rusya Müslümanlığındaki değişimler günümüze kadar inceleniyor.  Eser Rusya Müslümanlarının siyasi hareketlerine ve dini yapılanmalarına geniş yer veriyor. Rusya Müslümanları homojen bir yapıya sahip değillerdi. Orta Asya (Türkistan) ve Kuzey Kafkasya (Dağıstan) Müslümanları ile Azeriler Volga boyu ve Kırım Müslümanları toplumsal-ekonomik yapı bakımından çok farklıydılar. Bu farklar siyasi ve dini tavırlara da yansıyordu. Bu nedenle Rusya Müslümanları içinde Cedidciler ve Kadimciler mücadelesi ortaya çıkmıştı. Başını Orta Asya Müslümanlarının çektiği Kadimciler (Gelenekçiler) ile liderliğini Kırım ve Volga boyu Tatarlarının Azerilerin yaptığı Cedidciler (Yenilikçiler) arasındaki mücadele çalışmada ayrıntılarıyla ele alınıyor. Bu noktada Cedidci aydınların ve ulemanın sadece Rusya Müslümanları içinde değil genel olarak İslam dünyasında oynadığı öncü reformist rolü izleyebiliyoruz.  Kitapta Cedidci hareketin Şubat devrimi ve Ekim devrimi karşısındaki farklı tavırları bunun nedenleri Cedidci hareketin Bolşevik devrimi sürecinde tarihten silinmesine yol açan iç dinamikleri ayrıntılarıyla tartışılıyor.  Uygulanan ekonomik siyasi sosyal ve dini politikalar sonucunda Sovyetler Birliği (Müslüman cumhuriyetler dahil)  1970'li yıllarda dünyadaki en laik dinin toplum üzerindeki etkisinin en az olduğu ülke haline geldi. Müslüman toplumlardaki dini dönüşüm çalışmada örnekleriyle anlatılıyor. Sovyet sisteminin çöküşü ve kapitalizmin resmen kuruluşuyla birlikte dini gericiliğin nasıl geri geldiği de kitapta örnekleriyle inceleniyor.  Kısacası kitap bu konudaki tartışmalara yeni bir soluk getiriyor...

Kitap Özellikleri
Basım Yılı2020
Baskı1
Cilt DurumuKarton Kapak
DilTürkçe
Ebat13,5 x 19,5
ISBN-139786052602355
Kağıt TürüKitap Kağıdı
Sayfa Sayısı408
Benzer Ürünler
Kudüs Nasıl Düştü?
%46
225,00 TL
121,50 TL
Favorilerime Ekle Sepete Ekle
Siyer
%30
170,00 TL
119,00 TL
Favorilerime Ekle Sepete Ekle
Mısır'a Sultanı Kuyudan Gelir
%35
220,00 TL
143,00 TL
Favorilerime Ekle Sepete Ekle
Kudüs’e Ses Ver! - Said Ercan
%46
90,00 TL
48,60 TL
Favorilerime Ekle Sepete Ekle
T-Soft E-Ticaret Sistemleriyle Hazırlanmıştır.