Pazarlama canlı bir olgudur. Hakkında tartışmaların ve araştırmaların yapılmasından yani bilimsel olarak açıklanmasından çok önceleri hayatımızdaydı. İhtiyaçlarımızı karşılamak için yaptığımız değiş tokuşlar olduğu sürece de var olmaya devam edecektir. Pazarlamanın canlı ve yaşayan bir olgu olmasının en belirgin özelliği sürekli yenilenmesi ve gelişmesidir. İnsan istek ve ihtiyaçları ile aynı doğrultuda kendisini yenileyen hatta öncesinde tüketici için isteklerini tahmin edip hazırlayan bir yapıdır. İnsanlar ve ihtiyaçlarını nasıl birbirinden ayrı düşünemez isek pazarlama ve insanı da ayrı düşünmek mümkün değildir. Pazarlamanın amacı tam anlamıyla tüketici tatmini sağlayarak kâr elde etmektir. Dolayısıyla insan-tüketici ve pazarlama arasında oldukça yakın bağlantılar söz konusudur.Tüketicinin geçmişten günümüze sürekli yenilenen istekleri doğrultusunda pazarlama uygulamaları da yenilenme ve kendini geliştirme gereği duymuştur. Günümüzde gelinen nokta bize şunu söylüyor; tüketici artık iç dünyasına en çok ulaşan ve bu dünyada kendisini en iyi anlayan ve eşlik eden taraflar ile bağlantı kurmak istiyor. Alışverişlerinde ürün hizmet ve fayda demeti yanında hayallerine ulaşan farklı dünyalara taşıyan özel ve anlamlı hissetmesini sağlayan farklı deneyimler yaşamayı tercih ediyor. Tüketicinin bu isteğinin pazarlamadaki karşılığı deneyimsel pazarlamadır. Günümüz post modern tüketicisinin eşsiz farklı anlamlı deneyimler beklentisine cevap vermek üzere hayata geçirilmeye başlayan uygulamalardır. Bu kitapta deneyimsel pazarlama hakkındaki her şeyi bulabilirsiniz. Hem akademisyenler ve hem de uygulamacılara seslenecek açıklamalar yer almaktadır. Belki de en önemlisi bu kitap artık tüketici dünyasına kurduğumuz iletişim ve yaptığımız sunumlara farklı noktalardan bakmamız gerektiğini söylemektedir.