Soğuk Savaş sonrası dönemin en merak uyandıran konularından birisi geleneksel olmayan tehditlerin ve sorunların ön plana çıkması ile Avrupa Birliğinin dünya siyasetinde önemli bir rol oynayıp oynamayacağıdır. Ortak Dış ve Güvenlik Politikası Avrupa Güvenlik ve Savunma Politikası Ortak Güvenlik ve Savunma Politikası ile Avrupa Komşuluk Politikası'nın geliştirilmesi AB'nin hem bölgesel hem de muhtemel küresel aktör olmasına yönelik önemli adımlar olarak görülmüştür. Bu kitapta Avrupa Birliğinin komşuları ile ilişkilerindeki başlıca dinamikler değişik perspektiflerden incelenmektedir. Bu kitabın amacı Avrupa Komşuluk Politikası'nın ötesine geçen analizler yapabilmektir. Tek bir bölge veya sadece Avrupa Komşuluk Politikası üzerine yazılan diğer kitapların aksine bu yayında; Rusya Ukrayna ve Belarus'tan Kuzey Afrika'ya; Batı Balkanlar'dan Güney Kafkasya'ya ve Orta Asya'ya kadar uzanan geniş coğrafyadaki komşuluk ilişkileri incelenmektedir. Bu çalışmanın AB'nin komşularına yönelik uyguladığı politikalara kapsamlı bir bakış açısı getirerek Avrupa çalışmaları literatürüne yerinde ve değerli bir katkıda bulunacağına inanılmaktadır. Ayrıca makalelerin çoğu ilgili komşu ülkelerde yaşayan uzmanlar tarafından yazılmıştır. Böylelikle çalışmanın AB güvenlik ve dış politikası üzerine yazılan mevcut literatüre yepyeni fikirler ve açılımlar getirmesi umulmaktadır. Bu kitap Avrupa Birliği dış politikasına ilgi duyan Uluslararası İlişkiler öğrencileri akademisyenleri ve karar alıcılar için değerli bir referans kaynağı olmayı amaçlamaktadır.Osmanlı İmparatorluğu Balkanlar'dan İran sınırına kadar olan bölgeyi yönetti ve aynı zamanda Ukrayna'dan Kafkasya'ya kadar olan coğrafyayla da ilgilendi. Bugün dünyanın ilgisi gerginliklerin olduğu bu bölgeler üzerinde yoğunlaşmıştır. Bu kitapta başta Türkiye'den olmak üzere bu geniş coğrafyanın farklı kesimlerinden akademisyenler AB'yi etkileyen ve AB'nin etkilediği sorunların çeşitli yönlerini incelemektedir. Bu inceleme mutlu bir hikâye değildir ancak öğrenme eğrisinin bir parçasıdır. Bu çalışmanın literatüre önemli bir katkı olduğunu düşünüyorum.Prof. Dr. Norman Stone Bilkent Üniversitesi