Tükendi
Gelince Haber VerEINE ANALYSE DER ANSICHTEN DES DEUTSCHEN ORIENTALISTEN GREGOR SCHOELER ZUM HADITH In unserer Studie geht es um den Deutschen Orientalisten Prof. Dr. Gregor Schoeler. Prof. Schoeler zeichnet sich in der islamwissenschaftlichen Forschung dadurch aus, dass er eine Expertise in den Themen der Prophetenbiographie Muhammads, dem Hadith und der Sunnah besitzt. Nicht zuletzt sticht er dadurch hervor, dass er wichtige Persönlichkeiten der orientalistischen Hadithforschung analysierte und kritisch betrachtete. Letztere erregte bei muslimischen Akademiker*innen besondere Aufmerksamkeit. In einem privaten Telefongespräch mit Gregor Schoeler, nachdem er sein Interesse an islamischer Literatur (insbesondere Arabisch und Persisch) und der islamischen Religion als Phänomen bekundet hatte, war es tatsächlich Prof. Dr. Fuat Sezgin, einer seiner Lehrer während seines Studiums an der Universität Frankfurt, der ihn auf die Frage der schriftlichen und mündlichen Überlieferungen hinwies. Er erwähnte außerdem, dass seine Studien zu diesem Thema hauptsächlich aus den Debatten zwischen Sezgin und Rudolf Sellheim entstanden. In diesen ging es hauptsächlich darum, ob die Erzählungen schriftlich oder in mündlicher Form tradiert wurden. Alman Oryantalist Gregor Schoelerin Hadis Hakkındaki Görüşlerinin Analizi Batıda İslâmiyat araştırmaları özelde Hadis, Sünnet ve Hz. Muhammed (s.a.v.) hakkında yapılan incelemeler, XIX. yüzyılın ortalarından sonra önemli bir ivme yakalayarak her geçen yıl akademik alanda kendini daha da belirgin hale gelmiştir. 1890 yılında “Muhammedanische Studien” isimli müstakil çalışmasıyla öncü olma vasfını kazanan Ignaz Goldziher ve görüşlerine sıkı bağlılık göstererek Goldziher çizgisini devam ettiren ve teorilerini geliştiren J. Schacht ve G.H.A. Juynboll üçlüsünün oryantalist hadis anlayışının kurucuları öncüleri olduğu kabul edilmiştir. Çalışmamız, son dönemlerde, oryantalist paradigma içerisinde faaliyet göstermekle beraber, Hz. Muhammed (s.a.v.), hadis ve sünnet konularına bilimsel objektiflik ilkesiyle daha müspet yaklaşan ve oryantalist hadis anlayışının kurucularının görüşlerini yeniden değerlendirmeye tabi tutarak onları önemli ölçüde tenkid eden, İslâm dünyasında dikkatleri üzerine çeken Alman Oryantalist Prof. Dr. Gregor Schoeler hakkındadır. Gregor Schoeler, kendisiyle yaptığımız özel görüşmede; özellikle Arapça ve Farsça İslâmî literatüre ve bir fenomen olarak İslâm dinine ilgi duyduğunu ifade etmiş, aslında onu yazılı ve şifahî rivayet meselesine ve hadis araştırmalarına sevk eden ve bu konuda “çıkış noktası“ olarak kabul ettiği hususun Frankfurt Üniversitesinde ders aldığı hocalarından Prof. Dr. Fuat Sezgin olduğunu söylemiş, bu konudaki fikirlerinin Sezgin ile Rudolf Sellheim arasında geçen rivayetlerin yazılı mı yoksa şifahî olarak mı aktarıldığı tartışmalarından doğduğunu belirtmişti. Bu durum bizleri heyecanla bu çalışmayı yapmaya iten önemli faktörlerden biri olmuştur.
Barkod | 9786258081732 |
Basım Yılı | 2023 |
Baskı | 1 |
Cilt Durumu | Ciltsiz Kapak |
Dil | Türkçe |
Ebat | 21x13,5 |
Kağıt Türü | Şamua |
Sayfa Sayısı | 344 |
EINE ANALYSE DER ANSICHTEN DES DEUTSCHEN ORIENTALISTEN GREGOR SCHOELER ZUM HADITH In unserer Studie geht es um den Deutschen Orientalisten Prof. Dr. Gregor Schoeler. Prof. Schoeler zeichnet sich in der islamwissenschaftlichen Forschung dadurch aus, dass er eine Expertise in den Themen der Prophetenbiographie Muhammads, dem Hadith und der Sunnah besitzt. Nicht zuletzt sticht er dadurch hervor, dass er wichtige Persönlichkeiten der orientalistischen Hadithforschung analysierte und kritisch betrachtete. Letztere erregte bei muslimischen Akademiker*innen besondere Aufmerksamkeit. In einem privaten Telefongespräch mit Gregor Schoeler, nachdem er sein Interesse an islamischer Literatur (insbesondere Arabisch und Persisch) und der islamischen Religion als Phänomen bekundet hatte, war es tatsächlich Prof. Dr. Fuat Sezgin, einer seiner Lehrer während seines Studiums an der Universität Frankfurt, der ihn auf die Frage der schriftlichen und mündlichen Überlieferungen hinwies. Er erwähnte außerdem, dass seine Studien zu diesem Thema hauptsächlich aus den Debatten zwischen Sezgin und Rudolf Sellheim entstanden. In diesen ging es hauptsächlich darum, ob die Erzählungen schriftlich oder in mündlicher Form tradiert wurden. Alman Oryantalist Gregor Schoelerin Hadis Hakkındaki Görüşlerinin Analizi Batıda İslâmiyat araştırmaları özelde Hadis, Sünnet ve Hz. Muhammed (s.a.v.) hakkında yapılan incelemeler, XIX. yüzyılın ortalarından sonra önemli bir ivme yakalayarak her geçen yıl akademik alanda kendini daha da belirgin hale gelmiştir. 1890 yılında “Muhammedanische Studien” isimli müstakil çalışmasıyla öncü olma vasfını kazanan Ignaz Goldziher ve görüşlerine sıkı bağlılık göstererek Goldziher çizgisini devam ettiren ve teorilerini geliştiren J. Schacht ve G.H.A. Juynboll üçlüsünün oryantalist hadis anlayışının kurucuları öncüleri olduğu kabul edilmiştir. Çalışmamız, son dönemlerde, oryantalist paradigma içerisinde faaliyet göstermekle beraber, Hz. Muhammed (s.a.v.), hadis ve sünnet konularına bilimsel objektiflik ilkesiyle daha müspet yaklaşan ve oryantalist hadis anlayışının kurucularının görüşlerini yeniden değerlendirmeye tabi tutarak onları önemli ölçüde tenkid eden, İslâm dünyasında dikkatleri üzerine çeken Alman Oryantalist Prof. Dr. Gregor Schoeler hakkındadır. Gregor Schoeler, kendisiyle yaptığımız özel görüşmede; özellikle Arapça ve Farsça İslâmî literatüre ve bir fenomen olarak İslâm dinine ilgi duyduğunu ifade etmiş, aslında onu yazılı ve şifahî rivayet meselesine ve hadis araştırmalarına sevk eden ve bu konuda “çıkış noktası“ olarak kabul ettiği hususun Frankfurt Üniversitesinde ders aldığı hocalarından Prof. Dr. Fuat Sezgin olduğunu söylemiş, bu konudaki fikirlerinin Sezgin ile Rudolf Sellheim arasında geçen rivayetlerin yazılı mı yoksa şifahî olarak mı aktarıldığı tartışmalarından doğduğunu belirtmişti. Bu durum bizleri heyecanla bu çalışmayı yapmaya iten önemli faktörlerden biri olmuştur.
Barkod | 9786258081732 |
Basım Yılı | 2023 |
Baskı | 1 |
Cilt Durumu | Ciltsiz Kapak |
Dil | Türkçe |
Ebat | 21x13,5 |
Kağıt Türü | Şamua |
Sayfa Sayısı | 344 |