1992 yılının Dünya Bilim Adamlarının İnsanlığa Uyarısı'ndan beri Dünya'nın değişen ikliminin beklentisi sürdürülebilir bir geleceğe adanmış geniş bir hareketi teşvik etmiştir. Bu el kitabında yazar medeniyetimizi koruyacak olmamız durumunda geliştirilmesi gereken sürdürülebilir bir ekonominin unsurlarını açıklamaktadır.
İlk bölüm ortodoks ekonomik düşüncenin eleştirel bir analizini ve geleneksel ekonomi tarafından "çevre sorununu" çözmek için kullanılan araçları sunmaktadır. Yazar doğanın metalaşmasını değerlendiren Çevre Ekonomisi teorisini ve araçlarını incelemekte ve çevre koruma ve serbest ticareti birleştirme girişimlerinden kaynaklanan teorik ve pratik çelişkilerin analizini sunmaktadır.
İkinci bölüm sürdürülebilirliğin bir rehber prensibi olarak biyomimikri kavramı ekosistemlerin uyarlanabilir döngüsünün kısa bir açıklaması da dahil olmak üzere sürdürülebilir bir ekonomi oluşturmak için gereken prensipleri ve araçları tartışmakta ve dönüştürülebilirlik kavramını ve onu belirleyen faktörleri açıklamaktadır. Tartışma Ulusal Sürdürülebilir Kalkınma Stratejilerinin dönüşüm kapasitesinin geniş bir değerlendirmesini ve ekoloji temelli vergi reformunun temel gerekliliklerinin bir analizini ve ayrıca bilim ve teknoloji baskın paradigmasının eleştirel bir vizyonunu da kapsamaktadır.
Üçüncü bölüm sürdürülebilir üretim ve tüketim enerji ulaşım malzemelerin dairesel ekonomisi ve sürdürülebilir tüketim konularını araştırıyor. Fosil yakıtların sınırlarını belirleyen faktörlerin ayrıntılı bir analizi pik petrol yapısal etkisinin ve sektörel etkilerinin bir açıklaması sürdürülebilir bir elektrik sistemine genel bakış ve biyoyakıt elektrik ve hidrojenin gözden geçirilmesi kapsama dahildir. Yazar sadece yakıta bağlı hidrojenin petrole sürdürülebilir bir alternatif sunduğu sonucuna varıyor. Tartışma motivasyon tedarik ve erişim sistemleri merceği aracılığıyla mevcut üst düzey tüketim modelinin yapısal nedenlerinin ve sürdürülebilir tüketim stratejisinin bir parçası olarak benimsenmesi gereken politikaların ayrıntılı bir açıklamasını kapsamaktadır.
Son bölüm toplumlarımızın kendilerini sürdürülebilirliğe dönüştürme kapasitelerini analiz etme görevini üstlenmektedir. Yazar genel olarak her bir faktörü genel bir değerlendirme yapmak için önceki bir adım olarak değerlendirir ve kapsamlı bir analiz yapabilmek için çok disiplinden oluşan bir grubun gerekli olduğunu belirtir.