Tükendi
Gelince Haber VerYolun dönemecini geçtikten sonra başını kaldırır durur ve bakar. Karşısındaki idam sehpası eteklerinde telaşla dolaşan cellâtlarıyla iştah içinde onu beklemektedir. Kendini bir daha kontrol eder. İçinde korkudan eser yoktur. Yaşamakta olduğu hâkim duygu hüzün ve kederdir. Sevdiklerinden ayrılmanın onları bir daha göremeyecek olmanın hüznü kederi. Bu ülkeyi bu halkı ne kadar çok sevmişti onların arasında ne kadar mutluydu.Bu halka hizmet etmek bu halka faydalı bir şeyler yapabilmek onun en büyük mefkûresi olmuştu. Bir tesisi hizmete açtığı zaman yurt dışında olsun yurt içinde olsun bir ülke sorununu çözüme kavuşturdukları zaman hele yılsonu raporlarında gayretlerinin somut ifadesi olan gelişme rakamlarını gördüğü zaman en büyük sevinci en büyük neşeyi en büyük zevki ve heyecanı yaşamıştı.Yağlı ip boynuna geçirildiğinde başını sağ tarafa çevirerek bir şeyler söylemeye başladı. İçinden dua ediyordu. Gözlerinde artık kimsenin müdahale edemeyeceği kendi özelliğine çekilmenin rahatlığı okunmaktadır.Roman şeklinde yazılmış olan bu kitabın içerisindeki bilgiler belgelere dayalı yazılmış olup bu kayıp yılların ne kadar zor olduğunu kitabı okudukça anlayacaksınız.H.Eme Oktay 27 Mayıs 1960 darbesinde 13 yaşındaydı. İstanbul Emniyet Müdürü olan babası Faruk Oktay Yassıada'ya götürüldü darbe mahkemesinde idamla yargılanacaktı. Mahkeme daha başlamadan Faruk Oktay'ın ölüm haberi geldi. Bu konu üzerine yıllarca aştırma yapan Oktay imzasını taşıyan önemli bir eseri ortaya koymuş oldu.H.Eme Oktay'ın kitabı Yassıada'da ve darbe günlüklerinde yaşananları anlatıyor büyükbabam Celal Bayar Adnan Menderes tüm Demokrat Parti milletvekillerinin götürüldüğü Yassıada'yı yıllarca hissederek yazıya dönüştürüyor. Kendisine gönülden teşekkür ediyorum.Prof.Dr. emine Gürsoy Naskali
Kitap ÖzellikleriBasım Yılı | 2013 |
Baskı | 2 |
Cilt Durumu | Karton Kapak |
Dil | Türkçe |
Ebat | 13,5 x 21,5 |
ISBN-10 | 6051290843 |
Kağıt Türü | Kitap Kağıdı |
Sayfa Sayısı | 344 |
Yolun dönemecini geçtikten sonra başını kaldırır durur ve bakar. Karşısındaki idam sehpası eteklerinde telaşla dolaşan cellâtlarıyla iştah içinde onu beklemektedir. Kendini bir daha kontrol eder. İçinde korkudan eser yoktur. Yaşamakta olduğu hâkim duygu hüzün ve kederdir. Sevdiklerinden ayrılmanın onları bir daha göremeyecek olmanın hüznü kederi. Bu ülkeyi bu halkı ne kadar çok sevmişti onların arasında ne kadar mutluydu.Bu halka hizmet etmek bu halka faydalı bir şeyler yapabilmek onun en büyük mefkûresi olmuştu. Bir tesisi hizmete açtığı zaman yurt dışında olsun yurt içinde olsun bir ülke sorununu çözüme kavuşturdukları zaman hele yılsonu raporlarında gayretlerinin somut ifadesi olan gelişme rakamlarını gördüğü zaman en büyük sevinci en büyük neşeyi en büyük zevki ve heyecanı yaşamıştı.Yağlı ip boynuna geçirildiğinde başını sağ tarafa çevirerek bir şeyler söylemeye başladı. İçinden dua ediyordu. Gözlerinde artık kimsenin müdahale edemeyeceği kendi özelliğine çekilmenin rahatlığı okunmaktadır.Roman şeklinde yazılmış olan bu kitabın içerisindeki bilgiler belgelere dayalı yazılmış olup bu kayıp yılların ne kadar zor olduğunu kitabı okudukça anlayacaksınız.H.Eme Oktay 27 Mayıs 1960 darbesinde 13 yaşındaydı. İstanbul Emniyet Müdürü olan babası Faruk Oktay Yassıada'ya götürüldü darbe mahkemesinde idamla yargılanacaktı. Mahkeme daha başlamadan Faruk Oktay'ın ölüm haberi geldi. Bu konu üzerine yıllarca aştırma yapan Oktay imzasını taşıyan önemli bir eseri ortaya koymuş oldu.H.Eme Oktay'ın kitabı Yassıada'da ve darbe günlüklerinde yaşananları anlatıyor büyükbabam Celal Bayar Adnan Menderes tüm Demokrat Parti milletvekillerinin götürüldüğü Yassıada'yı yıllarca hissederek yazıya dönüştürüyor. Kendisine gönülden teşekkür ediyorum.Prof.Dr. emine Gürsoy Naskali
Kitap ÖzellikleriBasım Yılı | 2013 |
Baskı | 2 |
Cilt Durumu | Karton Kapak |
Dil | Türkçe |
Ebat | 13,5 x 21,5 |
ISBN-10 | 6051290843 |
Kağıt Türü | Kitap Kağıdı |
Sayfa Sayısı | 344 |